30 Eylül 2007

Ubuntu Feisty de, Xmms için equalizer preset yüklemek...

Windozeme Winamp yüklediğimde ilk yaptığım ayar ekolayzırından ön tanımlı presetler içerisinden komple bass ve tiz olanı seçmektir.

Linux'un coğu güncel sürümlerini kullanmış biri olarak, Xmms yüklediğimde tek sıkıntım ekolayzırda bu presetleri bulamamaktı. Bu sefer "acaba varmıdır?" merakı depreşerek saolsun "guugıl" a başvurdum. Aramayı "xmms+equalizer presets" şeklinde yapınca "http://www.xmms.org/faq.php" sayfasında zaten bunun cevabının yer aldığını gördüm.

Yapılması gereken;
"wget http://www.xmms.org/misc/winamp_presets.gz" komutu ile ilgili preset dosyasını indirdikten sonra "gunzip -c winamp_presets.gz > ~/.xmms/eq.preset" komutu ile ilgili klasöre dosyayı açmak. Daha sonra Xmms i kapatıp açtığınızda presetleriniz hazır durumda sizi bekliyor oluyor.

Ubuntu Feisty de Amarok ile southcast radyo dinlemek...

Eğer Amarok u "Ekle/Kaldır" yardımı ile kurmuşsanız, Southcast taki radyo yayınları dinlemek istediğinizde, "Error Loading Media. No suitable demux plugin. This often means that the file format is not supported." şeklinde bir hata mesajı ile karşılaşıyorsunuz.

Bu sorunu aşmak için konsolda "sudo apt-get install libxine-extracodecs" komutu ile normal kurulumda gelmeyen extra codecleri kurmanız yeterli oluyor.

Ubuntu Feisty ye Mplayer yüklemek...

Öncelikle "sudo vim /etc/apt/sources.list" komutu ile repolarımıza aşağıdaki iki satırı ekliyoruz.

deb http://archive.ubuntu.com/ubuntu feisty universe multiverse
deb-src http://archive.ubuntu.com/ubuntu feisty universe multiverse

Ardından "sudo apt-get update" komutu ilede repo güncellemesini gerçekleştiriyoruz.

Ve geriye sadece "sudo apt-get install mplayer" ile kurmak kalıyor.

10 Eylül 2007

Honeyd Kurulumu...

4-6 Nisan 2007 tarihlerindeki Ulaknet Eğitim ve Çalıştayı kapsamında vermiş olduğum "Honeyd Kurulumu" adlı sununun güncellenmiş sürümü geçen ay Ulaknet-CSIRT'ın döküman sayfasında yayınlandı.

Bu noktadan sonra, elde ettiğim logların analiz edilmesi ile ilgili çalışmalarım sürüyor. Genel olarak "Honeyview" üzerinde yoğunlaşmış düşünüyorum. Bununla birlikte Nepenthes, Labrea ve Multipot da nette ilgimi çeken konu başlıkları arasında.

22 Haziran 2007

Fikir Hırsızlığı, İş Ahlakı...

Gerek iş hayatında gerekse de günlük hayatta insanın sosyal bir varlık olmasından ötürü çoğu zaman aklındakileri diğer insanlarla paylaşma isteği yadsınamaz bir gerçek. "Bilgi paylaştıkça büyür" felsefesinin aşikar bir gerçek olduğu günümüzde, fikirlerimi yakın çevremdekilerle paylaşmak, onlara bilgi aktarmak yada onlardan bilgi almak hoşuma gidiyor. Çünkü problemin göremediğiniz bir kısmına ışık tutulması yada sizin tutmanız sonucunda çözüme kavuşturulması yada çözüme yaklaşılacak adımlara sebebiyet verilmesi insanda hoş duygular uyandırıyor.

Yaklaşık 1o senelik iş hayatımda da çoğu zaman bu şekilde davranmışımdır. Ama şöyle bir geriye baktığımda nedense ortaya attığım fikirlerin bir kısmını bazı kişiler kendilerine mal etmiş, bazılarıda bu fikirlerin çıkış noktasındaki insan kabul edildiğinde ağızlarını açıpta "Aslında bu fikir benim değil Koray Hoca ya aitti" dememişlerdir. Zaman zaman da bilgilerimi paylaşıp aktardığım kişiler, ben onlara iş fırsatları paslarken onlar ise benim öğrettiklerimle benim olabilecek işleri benden almaya çalışmışlardır. Mesela

Bu durumlardan bazılarına örnek vermek gerekirse; "Moddle", "Help Desk" ve "Blog" aklıma hemen gelen ve bende üzüntü oluşturmuş yakın zamandaki örneklerden. Aslında bu örnekleri verdiğimde şayet bu girdiyi okurlarsa, bir an için düşünüp hak verip vermeyeceklerini bilmiyorum. Ama başkalarının "fikirlerimi çalmasından" artık sıkıldım.

Ne yapmam gerek? Azımdan her çıkan fikir için patent mi almalıyım. Belki özel bir şirkette çalışsam bu mantıklı olabilir. Ama bir kamu kurumunda pek sanmam.

Üç kişi ile başladığım "Bilgi İşlem" olgusunda kimseye bu şekilde davranmadım. En kötüsüde bu şekilde davranmadığım bu kişilerin ise benim fikirlerimin üzerine oturması ve sahiplenmesi "iş ahlakına" ne kadar sığar, bunun cevabını onların vicdanlarına bırakıyorum.

Ama, bugünden sonra dikkat etmelerinde fayda var. Çünkü, ben artık eski ben değilim. Bazılarının kişisel egolarını tatmin edişini seyredip yada alet olup sonunda eli boş kalmayacağım. (Anahtar kelime:Laptop).

Bu yazımdan sonra kim dost kim değil, kimin bir etik vizyonu var kimin yok iyi tespit edecek ve ona göre dans edeceğim. Ayağımızı denk alalım.

Not: Bundan sonraki sözlü yada yazılı fikirlerimin tüm hakları ve sorumluluğu bana aittir. Fikirlerimin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.

25 Mayıs 2007

Çelişkiler, Garipliklerler, Anlaşılmazlıklar...

Uzun zamandır takip ettiğim Linux Gezegeni'nde Fatih Arslan'ın bir girdisi ve girdideki ekran görüntüsü ilgimi çekti. Pidgin ile alakalı idi. Bilimum anında mesajlaşma servislerini destekleyen bir yazılım. Heh, tam bana göre. Icq, msn, jabber ve google talk kullanan birisi olarak işimi gayet rahat görebilir diyerek hemen sayfasından indirdim. Kızmayın, windoze için olanını indirdim. Linux versiyonunu neden indireyim ki? Kopete bu işi gayet güzel hallediyor. Eeee? Yani?

Kuruluma başlar başlamaz dil seçimi belirdi. Seçenekler mi? İngilizce ve kürtçe. (Dumur)

Pardus, Ulusal İşletim Sistemi, Gezegen, ...... (Çelişkiler zinciri)

Bu ne perhiz? Bu ne lahana turşusu?

Kurdum mu? Sence ?

28 Nisan 2007

Pardus ve honeyd...

Uzun zamandır (herhalde 2 seneye yakın olmuştur) Linux Gezegeni'ni takip eden biri olarak yazıları çıkan kişileri ismen tanıyordum. Hatta zamanında öğrencim daha sonra çalışma arkadaşım olan Emre ile takip ediyorduk. Ancak çok gezen biri olmadığımdan hiçbiri ile tanışma fırsatım olmamıştı. AB 2007 de birkaçını görme fırsatım oldu ama tanışma fırsatım olmadı. Bu arada Ümran'ın üstünde gördüğüm tişörtten bende istiyom. Kendime ve oğluma. Satılıyor ise almak isterim. Konuyu dağıtmayayım. Ulaknet Çalıştayı'nda da Necdet Hoca ile tanışma fırsatım oldu. Hemde bi kavanoz bal sayesinde :) Eh boşuna dememişler tatlı yiyelim tatlı konuşalım diye. Hocam sağolsun bana honeyd için gereken pisi paketlerini sağladı. Tabi ki bu paketleri yapan Cem Sönmez e ayrıca teşekkür ederim. Pisi paketlerini aldım. Sildiğim pardus u yeniden kurdum. Güncellemelerini yaptım. Ardından "pisi install libunwind-0.99_alpha1-1.pisi libdnet-1.11-1.pisi libdnsres-0.1a-1.pisi honeyd-1.5b-1.pisi arpd-0.2-1.pisi" ile paketler topluca kurulmak istendi. Ancak bu hınzır arpd paketi gene sorun çıkardı. Bu seferde iproute2 paketi ile bereber daha önceden gelmiş meğerse. Honeyd ile ilgili okuduğum tüm dökümanlarda arpd kullanılıyordu ama bana nasip olmayacak herhalde. Dökümanlarda olduğu gibi nedense kullanamadım. Sağolsun linux, gene iş "arp" komutu ile statik olarak ekleme ile halloldu.

Honeyd Linux Toolkit i de yükledikten sonra, içinden çıkan örnek "honeyd.conf" u modifiye ederek kullandım. Hatta toolkit in içinde "start-honeyd.sh" betiği güzel olmuş. Uzun uzun yazmaktansa kolaylık sağlıyor. Bu arada betik içindeki satırın son kısmındaki network adreslerini kaldırıp yerine "-i eth0" yazmak daha kolaylık sağlıyor. Yani komut satırı;
./honeyd -f honeyd.conf -p nmap.prints -x xprobe2.conf -a nmap.assoc -0 pf.os -l /var/log/honeyd.log -i eth0
olarak çalıştırdım. İki günlükte log tutturdum. Gayet güzel ve rahat çalıştı. Aslında bu noktadan sonra "Honeyview" e biraz asılıp log analizine dalmak lazım.

Lafı fazla uzatmadan, söz verdiğim belge yüksek ihtimalle bu haftasonu çıkacak. Geç olcak ama güç olmayacak.

Dipnot: Dört yıldır Emre ile "gidelim, gidecez" diye diye gidemeden kaldığımız Linux Şenliği'ne kafaya koyup bu sene gideceğim demiştim. Hatta yetişmiş olsaydı Honeyd için bile bir sunum yapayım demiştim. Ama bu iş bize nasip olmayacak herhal. O haftasonu CNAP kurslarım var. Umarım geçen seneki gibi önemli sunumların video kayıtları olur da hiç değilse bu şekilde üzüntümüzü azaltırız.

18 Nisan 2007

Pardus'a Elveda, Honeypot, Centos 5...

Yaklaşık 4 ay kullandığım ve kullanmaktan zevk aldığım Pardus 2007 ye bu hafta veda ettim. Milattan kalma bir Hp nx9010 üzerinde 256 mb. ram de Kde çalıştırmak çılgıncada olsa "Ulusal" kimliğine sahip Pardus'u silip yerine Centos 5 i yükledim. Bu kararımda duygusal sebepler var diyebilirim. Aslında kurulumu, kullanımı, entegrasyonu ve konfigürasyonu oldukça kolay olan ve son kullanıcı için büyük kolaylıkları olan Pardus, yıllar önce de lanse edilen türkçe linux işletim sistemi "Turkuaz" ve daha sonra da hemen hemen aynı sıfata bürünen "Gelecek" ten oldukça üstün görünüyor. Linux ile tanışmak isteyen bir çok kişiye tavsiye etmiş ve hatta özel bir şirkette kullanılmasına yardımcı olmuştum. Umarım sonu önceki dedeleri gibi olmaz.

İşin aslı birkaç haftadır "Gezegen" de dönen ve artık dayanılmaz bir hal alan "Pardusçular vs. LKDciler" atışma ve kavgalarının yüzünden Pardus u terkettim. Türkiye de herbiri (şahsen çoğuyla tanışmasam da) açık kaynak kodlu bir işletim sistemi olan Linux da birer değer (yazılımcı, sistem yöneticisi, akademisyen, vb.) olan kişiler "Türklüğe" has bir şekilde birbirleri ile atışması sonun başlangını hazırladı. Neyse fazla uzatıp irdelemeden ve iğreti hale getirmeden sözün kısası, tam bilişim sektöründe uluslararası bir konuma yerleşeceğiz ümidini taşırken yine birbirimizle uğraşmaktan zaferi yenilgiye dönüştüreceğiz kanısı bende hasıl oldu.

Hayır! Ben yine de bana Linux işletimi ile tanışmak isteyen kişilere Pardus u önereceğim. Umarım katkısı olan kişiler hazımsızlıklarını hemen bir soda yada maden suyu ile giderip zafere doğru koşarlar. Ümit ederim ki, bir gün bende burada ne kadar yanıldığımı yazarım.

AB2007 de Murat SOYSAL'ın güzel sunumundan sonra dikkatimi çeken "Honeypot" konusuna daldım. ULAK-CSIRT çalışma guruplarından biri olan Bal Küpü Tuzağı (Honeypot) ve Kara Delik (Black Hole) Çalışma Grubu na dahil oldum. Nisan ayının başında da Gökova daki çalıştay da "Honeyd Kurulumu" adlı sunuyu verdim. Bu konuyla ilgili detaylı bilgileri önümüzdeki günlerde ayrı bir girdi de anlatacağım.




REHEL 5 in çıkışından sonra dört gözle beklediğim Centos 5, 12-Nisan da duyuruldu. Ve tabi ki hemen komutamdaki tüm makinalarda yerini almaya başladı. Ayrıntılar yakında.